Teknolojinin Diğer Faydası : Girişim !

steponline 04 Haziran 2013 0
Teknolojinin Diğer Faydası : Girişim !

Teknoloji sizlere neler ifade ediyor?

 Parmak iziyle açılan cep telefonları,  yüz görüntüsüyle devreye giren bilgisayarlar, insansız araçlar ve daha fazlası… Bu örnekler gittikçe çoğaltılabilir.

Ancak ben sizlere “teknoloji”nin, girişimcilere ne anımsatması gerektiğine değinmeye çalışacağım.

Yaygın olarak kullanılan bir hizmetten girişimciler mutlaka ama mutlaka geç kalmadan yararlanmalıdırlar.

Globalleşen ve neredeyse hemen her ihtiyacımızın teknolojiye bağlı olduğu bu ortamda telekomünikasyon firmaları bizim en güzel örneğimiz olabilir.

Sürekli birbirileriyle bir çekişme, bir yarışma içerisindeler. Kimse x adlı firma aldı başını gitti ben onu nasıl yakalayacağım kuşkusuna düşmeksizin sürekli bir yenilenme sürekli bir inovasyon telaşındadır.  Bu geniş teknoloji pazarı biz girişimcilere bilgi açıklarını da beraberinde getirmektedir.

Sürekli yenilenen teknoloji + Bilgi açığı = Girişimcilik hiçbir zaman ölmez.

İlerleyen teknolojinin sürekli bir ihtiyaca hitap etmesinden ve bu ihtiyaçların hiçbir zaman ölmeyeceğinden yola çıkarak diyebilirim ki teknoloji bilgi açığını da beraberinde getirir ve bu bilgi açığı girişimciler için bir hazine niteliğindedir.

X adlı bir kişi sayesinde sosyal medya diye bir şey ortaya çıkmaya başladı.

X adlı bir kişi sayesinde cep telefonları yenilik üstüne yenilik kazandı.

X adlı bir kişi sayesinde şu anda bilgisayarımızı bu kadar kolay kullanabiliyoruz.

Bu X adlı kişilerden biride neden biz girişimcilerden biri olmasın?

Kimse onlara kalkıp da akıl fikir vermedi. Gözlerini açtılar. Sektörlerindeki hataları, eksiklikleri, açıkları görerek bir şeyler başarmaya çalıştılar. Şimdi soruyorum neden X adlı kişilerden biri biz olmayalım?

Uzman olduğunuz konuda ısrarla ilerleyin ancak yenilikçiliğe de açık olun.

Şahsım adına bir örnek vermek istiyorum.

Ben 2007 yılı itibariyle girişim hayatıma bir cep telefonu firmasının önünde, güneşin altında, 10 saat ayakta hat satmakla başladım.Üstelik maaşım yoktu hat başına 50 krş alıyordum. Cep telefonlarına olan ilgim haliyle  beni, bu sektöre itti.

Her gün sabahlara kadar araştırmalar yapıp müşterilere başka yerlerden duyamayacakları bilgiler sunuyordum. Şube müdürümün bunu farketmesi pek sürmedi ve beni maaşlı olarak işe aldı.

girisimdunyasi

Topladığım her bilgi, beni yeni bilgilere susattı.

Araştırdım. Araştırabildiğim kadar araştırdım. Saatler günler yetmemeye başladı. Öğrendiğim her şeyi uygulama yöntemine başvurdum.

Girişkenliğim arttıkça yöneticilerimin gözlerinde farklı bir yer edindim.

Katıldığım her seminerden başarıyla ve mutlulukla dönüyordum.

Şu anda önünde hat sattığım koca mağazanın bir şubesinde Müdür Yardımcısı olarak görev yapmaktayım ve şahsım adıma kurduğum www.mynokiacare.com web sitesini yönetmekteyim.

Girişimci ruhum olmasaydı, kendime güvenmeyip bana hat satmak yeter, ben kendimi burada iyi hissediyorum deseydim şu an bu mevkide olmazdım.

Girişimci adam her zaman bilgiye açtır.

Araştırın. Bulabildiğiniz tüm kaynaklara göz atın. Öğrendiğiniz bilgileri başkalarından da dinleyin.

 Açıklarınız mı var? Doldurun. Hiç bir zaman bu kadar bilgi yeter demeyin. Ancak her konuda da  uzman olacağım demeyin.

Öncelikle kendinize bir uzmanlık alanı oluşturun. Düşünün uygulayın neler sizlere keyif veriyor? Nelerden hoşlanıyorsunuz? Kendi geleceğinizi ve uzmanlaşmak istediğiniz konunun geleceğini mutlaka düşünün. Konuyu buldunuz, araştırdınız, iyice hüküm mü kurdunuz? Sakın at gözlüğüyle koşturmayın. Etrafınızı görerek yenilikçiliğe açık olarak ilerleyin.

Para için iş yapmayın, yaptığınız iş para etsin.

Mutlaka istisnalar vardır ancak bir insan sadece para getiriyor diye kesinlikle bir işte uzmanlaşmaz. Keyif aldığı hoşlandığı bir işi en iyi şekilde yaparak karşılığını bekler ve doğru olan da budur.

 Çok para kazanıyor ancak işinizden memnun değilseniz o parayı nasıl ağız zevkiyle yiyeceksiniz bunu düşünmeniz gerekmektedir. Bu konuyu ince eleyip sık dokuyun. Mutlaka tekrar tekrar üzerinden geçin.

Birçok girişimcinin önce hesapladığı şey “ben bu işten ne kadar kazanırım” konusudur.

Sn. Baybars Altuntaş çok güzel bir şey söyledi “Otobüsten indim Bmw’ye Bindim” kitabında.

“Ben bu işe girerken ne kazanırım değil ne kaybederim diye düşünür, hesabımı yaparım.” Çok yerinde, çok doğru bir söz. Bir iş kurguladığınızda önce ne kazanacağım değil bu iş yürümezse ne kaybedeceğim diye hesaplar yapın. Sonuç olarak kaybedeceğiniz şeyi kısa bir zamanda, ufak zararlarla bile olsa tekrar yerine koyacaksanız ne duruyorsunuz! Haydi kolları sıvayın.

Hiç kimsenin sizi yıldırmasına izin vermeyin.

Bir fikir bulduğunuzda muhakkak ki danıştığınız kişiler olacaktır. Gelecek olan tüm cevapların olumlu olacağını sanmayın ancak negatif yorumlarında şevkinizi kırmasına izin vermeyin.

Unutmayın bir işe başlamadan gerisi gelmez. Batın çıkın, batın tekrar çıkın, tekrar batın ve tekrar çıkın tekrar tekrar çıkana kadar işinizi batırın. Bir süre sonra göreceksiniz nerede hatalar yaptığınızı ve bu hataları düzelterek zirveye doğru çıktığınızda rahat bir nefes alacaksınız.

Zaman en büyük düşman!

Zaman en büyük düşmanınız olsun. Mutlaka kendinize bir çalışma planı çıkartın. Her anınızı her saatinizi değerlendirin. Vücut gücünüzün tükendiği yerde beyin gücünüzle hareket edin. Düşünerek dinlenin. Yeni bir işe kalkışacaksanız sürekli nasıl yapabilirim diye düşünün , işinizi kurduysanız nasıl daha yükseğe çıkartırım diye düşünün ve cevabı bulduktan  sonra harekete geçin.

Kararlı olun ve başarın!

Herkese bol girişim dolu günler dilerim.

İbrahim KIZILIRMAK

Leave A Response »