Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Moody’s, ABD Merkez Bankası’nın (Fed) parasal genişlemeyi azaltmaya başlamasıyla, Türkiye’nin mevcut finansman ihtiyacını karşılama konusunda bazı orta vadeli zorluklarla karşılaşabileceğini belirterek, “Buna rağmen, Türkiye’nin bilançosu ve ekonomisi Fed’in tahvil alımı ile ilintili orta vadeli zorluklara dayanacak tamponlara sahiptir” açıklamasında bulundu. Moody’s, resmi internet sitesinden yaptığı yazılı açıklamada, “Potansiyel tahvil alımının azaltılması daha yüksek borçlanma maliyetlerine neden olabilmekle beraber, Türkiye ekonomisi üzerinde etkilerinin kısıtlı ve kısa vadeli olması olasıdır. 2009’dan beri Türk ekonomisinin farklı kısımlarındaki çeşitli tamponlar değerlendirmemizi desteklemektedir” ifadeleri kullanıldı. Fed’in olası parasal genişlemenin azaltması yönünde atabileceği adımların Türk ekonomisini nasıl etkileyebileceğine dair senaryoların ele alındığı açıklamada, “Eğer ABD Merkez Bankası parasal genişlemenin azaltılmasına başlarsa, Türkiye mevcut finansman ihtiyacını karşılamak konusunda bazı orta vadeli zorluklarla karşılaşacaktır. Buna rağmen, Türkiye’nin bilançosu ve ekonomisi Fed’in tahvil alımı ile ilintili orta vadeli zorluklara dayanacak tamponlara sahiptir. Olası parasal genişlemenin azalmasının Türkiye ekonomisine olumsuz etkileri, varolan tamponlar sayesinde sınırlı ve kısa vadeli olacak” ifadesine yer verildi. Halen bazı bölgesel ve iç politik risklerin olduğuna değinilen açıklamada, “Türkiye’nin mevcut ekonomisinin yüksek oranda dış kırılganlıklar göstermesi reytingi kısıtlamaktadır. Orta vadede cari açığın ve dış finansman ihtiyacının artış kaydetmesini bekliyoruz” denildi. Açıklamada, yapısal kırılganlıkların azaltılması ve rekabetin artırılması halinde reytingde yukarı yönlü baskılar oluşabileceği ifade edilerek, kamu finansmanının bozulması ve sermaye akışında ani bir duruşun yaşanmasının reyting üzerinde aşağı yönlü baskıları artırabileceğine işaret edildi. Sarah Carlson’un yorumu Açıklamada görüşlerine yer verilen Moody’s’in Türkiye Kıdemli Analisti Sarah Carlson, şunları kaydetti: “2009 yılındaki resesyondan itibaren uygulanan çeşitli araçların Türkiye’nin sermaye akışlarına olan direncini artırmıştı. Türk bankaları daha sıkı finansman koşullarından kaynaklanan finansman zorlukları ile başa çıkabilecektir. 2009 yılından beri yabancı piyasa finansmanına olan bağımlılığına artmasına rağmen, Moody’s parasal genişlemenin azaltılmasını etkisinin ılımlı olacağına ve likidite kaynaklarının yeterli olacağını değerlendirmektedir. Türkiye’nin reytingi ekonomindeki çeşitlilik, dinamizm ve hükümetin güçlü bilanço tablosu ve temkinli mali politikası ile desteklenmektedir.”
Kaynak : aa.com.tr
