Dünyada jeotermal zenginliği ile yedinci sırada yer alan Türkiye’nin, toplam elektrik enerjisi ihtiyacının yüzde 5’ini, ısıtmada ise ihtiyacın yüzde 30’unu karşılayabilecek potansiyeli bulunuyor. Kalkınma Bakanlığınca, 10. Kalkınma Planı çerçevesinde, sektöre yapılacak yatırımların belirlenebilmesi ve sektörün durumunun analiz edilebilmesi amacıyla hazırlatılan 2014-2018 Madencilik Politikaları Özel İhtisas Komisyonu Enerji Hammadleri Grubu Jeotermal Çalışma Alt Grubu Raporu’na göre, Türkiye, 1995’te, elektrik dışı uygulamalarda (jeotermal ısı ve kaplıca) dünyada 11’inci sıradayken, 2010’da 5’inciliğe yükseldi. Jeotermalin, Türkiye’de milli ekonomiye katkısı şu anda elektrik üretimi, jeotermal merkezi ısıtma, karbondioksit üretimi, termal turizm ve diğerleri ile yaklaşık 10 milyar lira. Ayrıca sektörde 40 bin kişi bu sektörden geçimini sağlıyor. Mevcut tüm jeotermal değerlendirmelerinin doğalgaz eşdeğeri ise yılda 2,2 milyar lira. Türkiye’nin sahip olduğu 60 bin megavatlık jeotermal muhtemel teorik ısı potansiyeliyle 7,5 milyon konutun veya 300 bin dönüm seranın ısıtılması mümkün olabiliyor. Kalkınma Bakanlığı 10. plan döneminde (2014-2018) jeotermal elektrik üretimi, ısıtma, sera ısıtma, kurutma, termal turizm hedeflerine ulaşılması için gerekli yatırım tutarını 5,53 milyar dolar olarak belirledi. Buna karşılık 32 milyar dolarlık ekonomik büyüklük sağlanacak. Jeotermal potansiyelin tam değerlendirilmesiyle yaklaşık 80 milyar dolar yıllık net yurt içi katma değer yaratılacak, doğrudan ve dolaylı 300 bin kişiye istihdam yaratılacak. Türkiye’de 2018’e kadar 8 bin 340 megavat doğrudan jeotermal kullanımı ile yaklaşık 1 milyon konutun jeotermalle ısıtılması hedefleniyor. 1 milyon konutun jeotermalle ısıtılması, 2 Mavi Akım Projesi’ne eşdeğer. Mavi Akım Projesi kapsamında 16 milyar metreküp doğalgaz temin edilirken, jeotermal ısı potansiyeli ile 60 milyar metreküp doğalgaza eş enerji sağlanabiliyor.
Kaynak : aa.com.tr
